Uyarı: PG13
Umarak başladığımız neler var hayatta. Bir devamlılık peşindeyiz… Bir sonraki an, bu andan bir şeyler versin. Bunu öğrenmişiz. Balık olsaydık, tamam her şeyi bilirdik belki, fakat beklentilerimizde böyle bir süreklilik de olmayabilirdi. Zaman algıları bizimki gibi değil, diye bir genel anlayış var, karikatürlerden öğrendiğim. Belki o da doğruluğunu ıskaladığımız bilgilerdendir.
Bilmediğimiz çok şey var, derin nefes sekmesi için bir ifade işareti gerekli buraya mesela. Yok. Henüz yapmadılar diye yarın da olmayacak sanma. Neydi adı, emoticon, emoji ya da envai gülümsemesiyle her an bir Internet mesajına gelebilecek şekiller, Mısırlı hiyeroglifçilerden çok uzak değil. Üst üste yazım inovasyonları, dön dolaş gene antik Mısır’dayız. Bunun da kitapları meşhur olmuştu, bir kaç seneyle kaçırdım, neredeler şimdi, kimse okuyor mu? Ben bu konuya bir daha döneyim fırsat olursa.
Geçen gün ne yaptım, biliyor musun. Git sen on ikinci yazının üzerine on üçü kaydet, ne denk geldi! Mantığı lakayt konuşmaların ne kadar mantıksız olduğunu ortaya koymak daha zor be güzel kardeşim. Konudan uzaklaşmaya çalışıyorum itinayla. Fakat şu da var, üzüldüm gidişine. Sevmiştim ben on ikinci yazıyı da. Hayatta sevdiğimiz bir kaç insan, iki konsept, dört de iş güç var. Tekerleme gibi bir şey, neyse ki tekeri de bulmuş, Nebahat Teyze, bir kaç milyon yıl oluyor.
Ne zaman dünyayı anlamaya başlayacağımı bilemediğim gibi, ne zaman bunun biteceğini de bilemiyorum. Fakat her canlı bilir sevdiklerini, değer verir. Hollandalı bir ressam, belki de ağabeyine yazdığı mektuplardan birinde söylemiştir –belki de başka bir zaman, fakat diyor ki, çok şeyi sevin, gücünüz oradan gelir. Bazen gidiyor sevdiklerimiz. Kaybetmek diye düşününce sevdiğine dair anılarla baş başa kalmayı, bir anda anlamsızlaşıyor sanki hepsi. Eğer şöyle düşünebilirsen, yapabileceğin bir şeyler var. Sevdiklerine daha çok özen göstermek mesela, daha çok anı yetiştirmek. Bakarsın, daha güzel bir şeyler de gelişir, sevmeyi daha iyi öğrenirsin. Her zaman bu mümkün sanırım. Çokça da eksikliğini hissedip adını koyamadığımız bir his belki.
Nihayetinde her birimiz şunun şurasında kaç gün geçirebileceğiz ki, yaptığımız iş neyse onu yapabileceğimiz, isterse bu markette peynir seçmek olsun. Dahası kaç gün daha mantıklı düşünüp, konuşabileceğiz, önem vereceğiz bir şeylere. Bir rakam vermek zor geliyorsa, en çok bir, o da bugün, o da bu soruyu gün diye sordun diye. Yoksa bir an, desek, bu an. Bu nedenle herkese iyi davran, kendinden başlayarak.
Bir de şu anın, içindeki insanların, yeni tanışabileceklerin, hadi geniş ol, her canlı türü diyelim, değerini bilerek başlayabilirsin. Ya da çıkalım kahve ağacına, tepeden budayalım.
Gideri olmayan yazılar 12 (yeniden), Istanbul, rs
Basgann’a sor! Biz cevaplayalım…
F: Basgann Facebook Sayfası
T: @basgannasor
M: basgann@basgann.com
-
Sürreal nedir bilir misin Başgann? İki sevgiyi tek bir kalpte yaşamaktır. Dur
-
Bro’cum biliyorsun, futbol asla sadece futbol olmamıştır. Bazen toplumdaki