Uyarı: Bu arada uyarıyı unuttuk başgann, bu yazıyı insanlar ve martılar okumasın, anlattıklarım, başka yerdekiler gibi, kimseyi ilgilendirmez. Kendi sorumluluğun varsa bireysel düşünmeye, ilgilenebilirsin, o da beni ilgilendirmez.
Bir yerlerde okuduğum iki konudan bahsedelim. Ya da ilkine şöyle bir değinelim geçelim, ne yapalım basit kültür ortamları tek değil, bin bir çeşit. Francis Bacon, ne o şaşırdın değil mi, anla artık isim vermek kurtarmıyor ki, ki kendisiyle takılıyoruz bir gün*, dur ya böyle bir yazar var, dedi, biliyorum da okumadım kitabını -suyu tutan yüzey basıncı üzerinden kayacağız birlikte az kaldı- bir de Jack Kerouac, ki onu da okumadım -fakat geçenlerde adı geçti miydi neydi, bir arkadaşım bahsetmişti, dedim sen onu boşver, akşama Beşiktaş mı Brugge mü? Francis ve Jack, atladık Beşiktaş-Brüj vapuruna, haftaya yetişiriz belki maça. Kısmet. Bazı gemilerin adında vapur var, bazı uçakların indiklerine de havalimanı diyorlar, bıraksan deniz uçakları inecek, bazılarımız Asgard’da. In Brüj, diye bir yer var, evet gerçekten, pek bir nüisance diyorlar, halbuki çok da seveni varmış. ‘Go love your own city, bro.’
Bir de şu, her konuda bir fikrimiz yok mu… Eleştiri alemlerinin kralıyız yer yer, hayır eleştirilecek işlerde de bir değilse de iki numarayız, ne iş anlayabilene bravo. Kitabı çıksın diye bekliyorum, itinayla okumayacağım, ki özenle yaptığım tek şey istisnasız, ignorance. Çünkü başgann, geliyor (wait for it (KIPS =))), usta, yeni başlayanın denediğinden fazla yanılmış olandır.
Bak şimdi bir dur. Yukarıdaki cümle mantıksız. ‘Deneyeceğinden’ demesi mantıklı olur, o da bir miktar, çünkü kimin ne deneyeceği, sevgili Francis, ancak denedikten sonra bilinebilir. Belli ki, çeviride hata olabiliyor. Bu da konumuzun esas öğesi. Yanlış yapmanın çok büyük kusur, hata, günah, aman aman olduğu bir kültürde, usta dediğin insanlardan alacağın tavsiyeler ne olabilir sence? Kendilerine benzemek… Denememek… Yapmamak… Kendin olmamak… Kopyalamak yani. Başarılı olanı alıp, kendine benzetmek, mantığıyla yaşamak. Ağır geldiyse başa dön başgann. Uyarmadı deme. Ben de çekiniyorum bak, yalnız değilsin…
Hata yapmak güzeldir, öğrenebilen biri için. Reklamdır belki biraz. Fakat reklam da cız değil ki, insanların sana ulaşabilmek için bin bir takla attığı, bunda da kendilerini geliştirdikleri bir meslek. Senin için hepsi. Hata yapmak güzeldir Başgann, kendini arayan insan için. Bir başkası olabilirsin, her hangi bir gün. Bırak bugün sen kendin ol. Üzerinde çabalaman gerekli, biliyorsun. İyi insan olman şart değil, fakat olsan daha da güzel, acayip mutlu olursun, benden söylemesi. Çünkü sevgili Jack, sen bir başkasısın! Başkası da sensin. Hata yapmak güzeldir. Çünkü hata yapmamak aynı şeyin tekrarıdır. Öğrenebilen biri olacaksan, deneyeceksin. Önce de düşleyeceksin. Yani hayal kuracaksın, ki bakarsın belki diğer insanlara da faydası olacak bir hayal kurarsın bir gün. Belki onu da bir başkası yapar.
Peki Bacon ya da Kerouac buna ne der, inan umrumda değil şu an. Kendine iyi bak.
Glikoz Şurubu İçermeyen Yazılar , nam-ı diğer “Gideri olmayan yazılar 2, İstanbul, rs”
Basgann’a sor! Biz cevaplayalım…
F: Basgann Facebook Sayfası
T: @basgannasor
M: basgann@basgann.com