Senelerdir, o maç senin bu maç bizim izleyip duruyoruz. Bahis uğruna paraları gömüyor; son maçtan kuponları paraları batırıyoruz. Sabahtan akşama en iyi tezahürat bizimkisi diyip bağırıp duruyoruz. O zaman ne yapalım dedik, en iyisi derbileri bir analiz edelim. Hangi derbi hangi sebebe dayanıyor. İnceleme altına alalım, doğru analiz yapalım dedik. Dünya’nın en büyük derbileri ile yola çıktık ve arkalarındaki hikayeleri yazdık. Dünya’nın en büyük 10 derbisi hangileri ve onların hikayeleri, senin için…
Boca Junıors v Rıver Plate
Dünya’nın en büyük spor olaylarından birisi olarak kabul gören bir rekabeti anlatır. Boca Juniors ve River Plate’in geçmişleri aynı şehrin takımları olmalarına ve iki takımda “La Boca” nehri kıyısında kurulmuş olmasına rağmen sürekli gerginliklere sahne olmuştur. Rekabet River Plate’in zengin bir kesim tarafından satın alınması ile iyice kızışır. Çünkü, zengin olan sınıf River Plate’i şehrin başka bir bölgesine taşır. Ve kültür, sınıf, coğrafi ayrılıklar başlar. Boca’lılar o günden sonra River Plate’i zenginlerin takımı, kendilerini halkın takımı olarak adlandırır. Beşiktaş taraftarının Fenerbahçe tribününde açtıkları “Korkak Tavuk Ortega (Cobarde Gallina Ortega)” pankartını herkes hatırlar -hani Fenerbahçelilerin “Cesur Yürek Ortega” sandıkları pankart. Her ne ise, o pankartın aslı bu derbilere dayanır. Çünkü, Boca taraftarları River taraftarlarına tavuk diye hitap ederler.
Rangers v Celtıc
İki takım birbirinden dini ve politik görüş olarak ayrılmıştır. Bu nedenle, Glasgow derbisi olarak Dünya’da bilinen ve “Old Firm” olarak anılan bu derbi Dünya’nın en sert derbilerinden birisidir. Celtic, Glasgow şehrinin kıyısında kurulmuş ve Kelt göçmenlerinin ağırlıklı olarak yaşadığı bir bölgedir. Göçmen olmaları nedeni ile de Celtic şehrinin halkı düşük gelirli ve gece kondularda yaşayan kişilerdir. Bu bölge ayrıca katolik vakıflarının en çok bağış yaptığı bölge olarak karşımıza çıkar. Rangers ise daha zengin bir yer olan Govan’da kurulmuştu. Bu nedenle de zengin kısmı temsil eden bir kulüp oldu. Ayrıca, zaman içerisinde Katoliklerin yoğun bir şekilde Celtic’i desteklemesi, Protestanların da Rangers’a destek vermesi ile sonuçlanmıştır. Ve sonuç, din ve sınıfları temsil eden bir derbi.
Kızıl Yıldız v FK Partızan
İkinci Dünya savaşı sırasında Nazi Almanyası işgaline karşı Kızıl Yıldız’ı kurarlar. Yani, halk faşist güçlere karşı halkın takımını kurar. Bu sırada da Yugoslav Halk Ordusu mensupları da Partizan Belgrad takımını kurarlar. Yani, ordunun takımını kurarlar. İşte tam da bu noktada halk ve ordunun takımı arasında rekabet başlar. Sosyalist rejimin zaman içerisinde güç kazanması ile de iki takım tüm Dünya’da Sırp milliyetçiliğinin temsilcisi halini alır. Rekabetin yanı sıra aslında iki takımda aynı amaca hizmet etmektedir. Milliyetçilik. Bu arada derbi ölümsüz derbi (eternal derby) olarak literatürde yerini almıştır.
Fenerbahçe v Galatasaray
Kıtalarası bir mücadeleyi temsil eden derbidir denilebilir. Ne bir sınıf, ne bir kültür, ne de bir toplumsal duruş bu derbinin altında yatmaktadır. Galatasaray’ın sarayın takımı olması ve Fenerbahçe’nin cumhuriyeti temsil etmesi gibi bir algı yaratılmaya çalışılsa da, aslen derbi futbol analistlerinin yorumlarına göre nedensiz bir rekabete dayanmaktadır. Kaba tabiri ile de Dünya’nın sidik yarışı derbisi olarak anılır. Gerçi bu kötü bir şey midir? Bizce değil, çünkü belli ki birbiri ile uyumlu yaşayan bir toplumun derbisi olarak doğmuş.
Al Ahly v Zamalek
Al Ahli takımı İngiliz sömürgecilere karşı duran Mısır halkını temsil ederken, Zamalek ise kralı temsil etmektedir. Seneler boyunca da bu rekabet süregelmiştir. Hatta, iki takım arasındaki maçlarda çıkan ayaklanmalar, kavgalar nedeni ile bir çok müsabaka iptal edilmiş, hatta tüm lig sezonu bile iptal edilmiştir. Birçok insan bu derbinin temsil ettikleri nedeni ile hayatını yitirmiştir. Bir dönem sadece yurt dışından gelen hakemler bu derbileri yönetmiştir. Bir çok hakem hayatını kaybetmiştir. İyi bir şey midir bilinmez ama kanlı bir geçmiş aranıyorsa ve rekabet aranıyorsa bu derbi tam olarak cevabı sana sunar.
Ajax v Feyenoord
Feyenord taraftarları Roterdam şehrini temsil eden işci sınıfından oluşmaktadır. Bu taraftar grubu kendini hırçın, halkın tarafında ve samimi olarak görmektedir. Rakipleri olan Ajax taraftarlarını ise havalı, lüks hayat süren hanım evlatları olarak görmektedir. Kısacası, sınıf farkı nedeni ile birbirleri ile rakip olan iki takım oluşmuştur ve Dünya’nın sayılı derbilerinden birisini futbol seyircilerine armağan etmişlerdir. Roterdam ve Amsterdam şehirlerini de temsil eden bu derbi, “Der Klassieker” anılmaktadır. Yani, bir klasiktir.
Barcelona v Real Madrıd
Dünya’nın en sert derbileri arasında olmasa da seyir zevki açısından Dünya’nın en çok izlenen derbileri arasında yer almaktadır. Derbinin temeli iki farklı sınıfa dayanmaktadır. Real Madrid, İspanya Kraliyetini temsil etmektedir ve merkeziyetçi yapıyı temsil etmektedir. Yani, diktatör Francisco Franco’yu. Barcelona ise, Katalunya halkını temsil etmektedir. Yani, ayrılıkçı ve cumhuriyetçi kesimi. Bu iki sınıf geçmişinde, Francisco Franco’nun izlemiş olduğu politikalar nedeni ile bir çok kez karşı karşıya gelmiş, hatta bu gerginlikler iç savaş ile sonuçlanmıştır. Öyle, bir derbi yani Başgann!
Olympıakos v Panathınaıkos
Atina derbisi olarak futbol tarihinde yer almaktadır. Takımlardan birisi Atina merkezinde, diğer ise Atina’nın Pire bölgesinde yer almaktadır. İki farklı sosyal sınıfı temsil eden iki takım 1930 yılından bu yana sürekli rekabet içerisindedir. Durum sadece futbol değil, diğer spor branşlarına da yansımıştır. Panathinaikos zengin kesimi temsil ederken, Olympiakos fakir kesimi temsil etmektedir. Karşılaşmalarda çıkan olaylar nedeni ile bir çok maç şiddet gösterilerine sahne olmuştur. “The Mother of All Battles” olarak anılmaktadır. Yani, tüm savaşların sebebi bu derbidir.
Roma v Lazıo
Derby Della Capitale, yani İtalya’nın en büyük iki derbisinden birisi olan Lazio-Roma derbisi. İşin ilginci bu iki takım aynı stadyumu kullanmaktadır ve senelerdir birbiri ile futbolun çok ötesindeki konularda ters düşmektedirler. Roma, başkentteki sol görüşlü işcilerin ve göçmenlerin temsilcisi iken, Lazio İtalyan faşist lider Benito Musolini’nin felsefesinin temsilcisidir. Birçok İtalyan takımı Nazi Almanyası’nı anımsattığı için SS (Societa Sportiva) ibaresini logolarından çıkarmıştır. Ama Lazio, Nazi Almanyası’na saygısından ötürü SS logosundan vazgeçmemiştir. Kadrosunda son zamanlara dek asla zenci oyuncu oynatmamıştır. Kısacası, bu derbi harbiden çok sıkı bir derbidir.
Manchester Unıted v Lıverpool
İngiliz futbolu denildiğinde akla gelen ilk 3 kulüp arasında yer alan iki takımın rekabetini tam anlamıyla yansıtan ve Dünya’ya tanıtan maçlardır. Rekabet gerçek anlamada sanayi devrimi ile gelişen ve değişen, bir biri ile yarışan iki şehrin yaşam tarzlarını anlatmaktadır. İki şehirde İngiliz sanayi devrimi içerisinde önemli yer edinmiş şehirlerdir. İlk olarak Manchester tekstil konusundaki başarıları ile öne geçmiş, sonra Liverpool limanını restore edip Dünya’nın en büyük ticaret merkezlerinden birisi haline getirmiştir. Sonra Manchester, Manchester kanalını açarak yine öne geçmiştir. Ta ki; Old Trafford’un açılışında Manchester United 3-0 Liverpool karşısında önde iken, 4-3 Liverpool’a yenilene dek. “What a Come Back” anladın onu sen. Bu arada iki takımında özelliği sanayi devriminde göçmenler tarafından kurulan takımlar olmasıdır.
Görüldüğü üzere derbilerin tümünün arkasında sınıf, din, dil, ırk her biri tüm derbiler içerisinde büyük rol oynuyor, Başgann! Yalnız, Fenerbahçe, Galatasaray derbisi biraz farklı bir konumda ve gaz durumu ile alakalı. Nedendir bu gaz bilinmez ama sen bu hayatta gaza gelme, sakin ol. En büyük 10 derbi için geç televizyonun başına ya da al uçak biletini derbileri izlemek için sağa sola seyahat etmeye başla…Ne seyahati Başgann evde oturuyoruz biz dersen de, ana aktivite önerimizi biliyorsun! Hişş anladın onu sen!
Basgann’a sor! Biz cevaplayalım…
F: Basgann Facebook Sayfası
T: @basgannasor
M: basgann@basgann.com